HADEP PARTİ PROGRAMI
(1995)

[ bir onceki | baş sayfa | bir sonraki ]

1- GİRİŞ
Bugün dünyada vatandaşlarına refah düzeyi sağlayan bilgi toplumları ile insanların açlıktan öldüğü geri kalmış ülkeler, arasında dramatik çelişki yaşanıyor. Geri kalmış ülkeler, bilimsel ve teknolojik geri kalmışlıkları nedeniyle ileri teknolojiye sahip ülkelere sürekli kaynak aktarıyor ve göreceli olarak yoksullaşıyorlar.

Gelişmiş ülkeler, ulusal sınırların kalktığı, çeşitli dillerin ve kültürlerin yanyana yaşadığı çok uluslu birlikleri oluştururlarken, bu gelişme düzeyini yakalayamamış ülkelerde ise her türlü insani değerler yok ediliyor; toplumları ölüme ve sefalete mahkum eden kanlı etnik veya dinsel çatışmalar yaygınlaşıyor. Kanlı çatışmalara sahne olan bu ülkelerin, totaliter ve otoriter katı merkeziyetçi, sistemlere sahip olmaları, üzerinde durulması gereken bir özelliktir.

Şoven milliyetçi ideolojinin devlete egemen olduğu toplumlarda uygulanan asimilasyon ve etnik arındırma politikaları, karşı şiddet hareketlerini yaratıyor ve iç savalın kanlı ortamında, toplumların bütün ekonomik kaynakları, kültürel, moral ve insani değerleri yok ediliyor.

Türkiye bu kanlı çatışmaların yoğun olduğu bölgelerden Kafkasya, Balkanlar ve Ortadoğu'nun ortasındadır ve etnik yapısı nedeniyle de bu çatışma bölgeleriyle ilgilidir.

Yine, Türkiye, Kürt sorununda, şimdiye kadar uyguladığı yanlış politikaların sonucu olarak bugünkü sorunlarla karşı karşıya kalmıştır. Bu hem Türkiye'nin demokratikleşmesini engellemiş, hem de ülke kaynaklarının önemli bir bölümünün askeri alanlarda harcanmasıyla ekonomik ve toplumsal gelişme önlenmiştir.

Bu olumsuz gidişin önlenmesi için Kürt sorunu başta olmak üzere, öncelikli sorunların çözülmesi, sivil ve demokratik bir toplum ve devlet yapısının oluşturulması gerekiyor. Bu da Türkiye'de halkın, sivil toplum örgütlerinin ve demokratik kurumların aktif desteğine dayalı demokratik bir iktidarın iş başına gelmesiyle mümkündür.

Demokratik iktidarı ancak demokrat bir parti veya partililer oluşturabilirler.

Oysa Türkiye'de bugüne dek iktidara aday demokrat partilerin kurulmaları veya kurulduktan sonra gelişmeleri ve varlıklarını sürdürmeleri egemen güçler tarafından önlenmiştir. Kendisini ister dağda, ister solda tanımlasın, Türkiye'de siyasal partiler ve siyasal kadrolar, statükocu ve otoriter anlayışlarını sürdürüyorlar. Düzen partilerine, genellikle ırkçı ve şoven milliyetçi anlayışa sahip, çağ dışı değerleri savunan, halkı dışlayan veya pasif bir topluluk olarak politikalarının aracı gören, otoriter ve merkeziyetçi siyasal kadrolar egemendir. Bu nedenle önemli sorunlar çözülemiyor ve gittikçe tehlikeli boyutlara varıyor.

Türkiye'nin siyasal yaşamındaki devrimci, demokrat, değişimci, yenilikçi, halktan ve emekten yana olan evrensel değerleri esas olan sol demokratik, kitle partisi ihtiyacını karşılayacak ve ülke sorunlarının çözümünü sağlayacak demokratik bir iktidarı oluşturmak için Halkın Demokrasi Partisi kuruldu.

Halkın Demokrasi Partisi, işçilerin, işsizlerin, emeklilerin, dul ve yetimlerin, köylülerin, memurların, öğretmenlerin, demokratların, sosyal demokratların, sosyalistlerin, aydınların, esnafların, zanaatkarların ve demokrasiden yana olan herkesin partisidir.

HADEP'in amacı Türkiye'de demokrasiyi bütün kurum ve kurallarıyla kurup geliştirmek, bir bilgi ve refahı toplumu yaratmak, hangi etnik kökene sahip olursa olsun Türkiye'de yaşayan geniş kitlelerin haklarını savunmak, onların istemlerini somut kazanca dönüştürmek, kazançları genişletmek ve kalıcılaştırmaktır. Bu amaç, küçük bir mutlu azınlığın dışında herkesin ortak isteği ve özlemidir. Onun için de, demokrasinin yerleşmesinde, çağdaş bir refah toplumu düzeyinin yakalanmasında yararı olan herkesin demokratik bir program etrafında birleşmesi, demokrasi ve kalkınma için ortak bir mücadeleyi yürütmesi gerekir.

HADEP, yakarıda belirtilen amaca ulaşmak ve diğer program hedeflerini eksiksiz uygulayabilmek iç,n Türkiye'de siyasal iktidara taliptir. İşte Halkın Demokrasi Partisi bu anlayışla kurulmuştur.