| Baş sayfa | Göç Raporu |
Sayfa : | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 |

KÜRT SORUNU VE GÖÇ

Göç: Siyasal, toplumsal ya da ekonomik nedenlerle bireylerin ya da toplulukların bulundukları, oturdukları yerleşim yerlerini bırakarak başka bir bölgeye ya da ülkeye gitme eylemi.

Göç, ulusal sınırlar içerisinde gerçekleşebileceği gibi, uluslar sınırlar ötesine de taşabilir. Ulusal sınırlar içerisinde gerçekleşen göçler iç göçler, ulusal sınırlar dışına taşan göçler dış göçler olarak adlandırılır.

Ülkemizde yaşanılan göç ve nedenleri:

1- Sosyo-ekonomik nedenlerle yaşanan göçler

2- Milli Güvenlik amacıyla yaşatılan zorunlu göçler.

a- 1965-90 yılları arasında yaşanan göçler; bölgeler arası sosyal ve ekonomik dengesizliklere dayalı olarak gerçekleşmiştir. Göçler, Doğudan Batıya doğru bir seyir izlemiştir. En fazla nüfus veren bölgeler Doğu Anadolu ve Karadeniz bölgeleri olmuştur.

b- 1985-95 yılları arasında güvenlik nedeniyle 4.5 milyon insan göç ettirilmiş, 4 bine yakın yerleşim alanı boşaltılmıştır. Bu nüfusun %70'i metropol illerine göç etmiştir. 19805-95 yılları arasında en fazla göç veren illerin başında Siirt, Mardin, Şırnak, Tunceli, Bingöl, Diyarbakır, Ağrı, Batman gelmektedir. 1985-95 yılları arasında bu illerde boşaltılan köy ve mezra sayısı:

Tahmini göç eden nüfus:
En fazla göç alan iller: Adana, Mersin, Aydın, Antalya, Hatay, İzmir, Manisa, İstanbul, Bursa, Denizli, Tekirdağ, Kocaeli, Eskişehir, Sakarya, Bilecik, Muğla, Kütahya.

1985-95 yılları arasında güvenlik nedeniyle zorunlu göçe maruz kalanların çoğunluğunu ana dili Kürtçe olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından oluşmaktadır. Kitlesel olarak zorunlu göçe maruz kalan kitlelerin çoğunluğu kendisini Kürt olarak tanımlamaktadır. Kitlesel zorunlu göç hareketlerinin nedenlerini özetle şöyle değerlendirebiliriz:

  • OHAL uygulaması; zaman zaman baskıya varan uygulamaları
  • Özel Tim ve koruculuk sistemi her iki bölgede ortaya çıkan olumsuz sonuçları ve yarattığı tahribat
  • Yayla yasağı uygulamasının hayvancılık etkinliklerini yok etmesi
  • Can güvenliğinin sağlanamaması
  • Ailelerin çocuklarının geleceğine ilişkin duydukları kaygılar
  • Askeri çatışmaların varlığının yarattığı toplumsal gerginlik ve huzursuzluk ortamı
  • Askeri çatışmaların, gerginlik ve huzursuzlukların ekonomik yapıyı ve işletmeleri tahrip etmesi
  • Koruculuk sisteminin dayatılması
  • Kitlelerin güvenlik güçleri tarafından -kimliklerinden ötürü- potansiyel suçlu görülmesi
  • Bölgede kayıp ve faili meçhul cinayetlerin yaşanması